Şeyhmus Altun, Dikkat Çeken Filmi “Aldığımız Nefes” ile Dünyanın En Prestijli Festivallerinde!
Şeyhmus Altun’un birinci uzun metraj sineması olan ‘Aldığımız Nefes’, Türkiye – Danimarka ortak üretimi. Sinema kimya fabrikasında yaşanan bir patlamayla başlayan ve dinmeyen yangının akabinde hayatı altüst olan 10 yaşındaki Esma’nın öyküsünü anlatıyor. Hususuyla ve farklı oyuncularıyla gündeme gelen bu sinema, artık ismini dünyaya duyuracak olmasıyla lisanlarda. Artık birlikte, dikkat çeken bu sinemanın gerçekleşecek olan memleketler arası şenlik seyahatini ayrıntılıca inceleyelim.
Şeyhmus Altun’un birinci uzun metraj sineması Aldığımız Nefes, dünya prömiyerini 2025 Toronto, Avrupa prömiyerini ise San Sebastián Sinema Festivali’nde yapacak.
2025 Toronto Milletlerarası Sinema Festivali’nin Discovery kısmında dünya prömiyerini yapacak sinema, Avrupa’da ise San Sebastián Milletlerarası Sinema Festivali’nde izleyiciyle buluşacak. Bu iki itibarlı şenlik, yeni yetenekleri keşfetmesi ve güçlü öykülere alan açmasıyla biliniyor. Aldığımız Nefes de erken yaşta büyümek zorunda kalan bir çocuğun umut ve direniş kıssasını memleketler arası sahneye taşıyor.
Toronto Sinema Şenliği, sinema dünyasında bilhassa genç ve yeni direktörleri öne çıkaran seçkileriyle biliniyor.
Discovery kısmı, mesleğinin başındaki direktörlerin birinci yahut ikinci sinemalarına yer vererek memleketler arası sinema arenasına adım atmalarına fırsat tanıyor. Aldığımız Nefes de güçlü kıssası, ödüllü proje geliştirme süreci ve etkileyici görsel lisanı sayesinde bu özel seçkiye davet edildi.
Avrupa prömiyerini yapacağı San Sebastián Sinema Şenliği, İspanya’nın en esaslı ve saygın sinema etkinliklerinden biri.
1953’ten bu yana düzenlenen şenlik, hem dünya sinemasının en savlı üretimlerine hem de bağımsız sinemanın dikkat çeken örneklerine konut sahipliği yapıyor. Burada yer almak, Aldığımız Nefes’in sadece lokal bir muvaffakiyet olmadığını, birebir vakitte milletlerarası standartlarda bir imal olduğunu gösteriyor.
İngilizcesi “As We Breathe” olan üretim, mevzusuyla ve oyuncularıyla da dikkat çekmeyi başarıyor.
Kimya fabrikasında yaşanan büyük bir patlamayla başlayan ve günlerce süren yangının akabinde hayatı altüst olan 10 yaşındaki Esma’nın kıssasını anlatıyor. Felaketin ortasında erken yaşta büyümek zorunda kalan Esma, yok sayılmaya, reddedilmeye ve ümitsizliğe karşı dimdik durmaya çalışıyor. Sinema, hem trajedinin ortasında filizlenen umudu hem de hayatta kalma uğraşını şiirsel bir lisanla işliyor. Türkiye–Danimarka ortak imali olan sinemanın başrolünde genç yetenek Defne Zeynep Enci yer alıyor. Ona, usta oyuncular Hakan Karsak ve Sacide Taşaner ile genç oyuncular Rüzgâr Usta, Aras Kavak ve Deniz Kavak eşlik ediyor. İmaj direktörlüğünü Cevahir Şahin, kurgusunu Cihan Lus, sanat direktörlüğünü ise Sevi Sevgi üstleniyor. Yapımcılığını Fevziye Hazal Yazan, ortak yapımcılığını Johanna Sveinsdottir yapıyor.
