Restoranların “Menü Aldatmacası”: Müşteriler Daha Fazla Harcasın Diye Bu Taktiği Uyguluyorlar
Günümüz ekonomik şartlarında bir işletme sahibi olmak epeyce güç. Bu nedenle, Türkiye de dahil olmak üzere dünya çapında birçok restoran, müşterileri daha fazla para harcamaya teşvik etmek için farklı ‘taktikler’ uyguluyor.
Sonuçta, restoran sahipleri müşterilerin mutlu bir biçimde restorandan ayrılmalarını ister. Hangi restorana giderseniz gidin, bu durum değişmez. Fakat, değerli olarak nitelendirilebilecek işletmeler müşterilerin harcadıkları parayı fark etmemeleri için kimi küçük lakin tesirli metotlar kullanıyor.
Hadi gelin, bunlara birlikte göz atalım…
Ailenizle ya da bir arkadaşınızla restorana gitmişsinizdir. İçinizden biri “Ne kadar da çok para harcamışız” bugün diyerek serzenişte bile bulunmuştur.
Peki restoranların müşterileri daha çok para harcamaya teşvik etmek için yaptığı ufak ‘kurnazlıkları’ biliyor musunuz? Delish’in ‘menü psikolojisi’ olarak isimlendirdiği bu durum, aç olan müşterileri ekseriyetle yemeklere daha fazla para harcatmalarını sağlıyor.
“Nasıl?” dediğinizi duyar gibiyiz! Aslına bakarsanız restoranların birçoğu, ne olursa olsun müşterilerin keyifli bir formda ayrılmasını amaçlıyor.
‘Mutlu’ hissetmeleri için de müşterilerin çok fazla para harcadığını hissettirmemek gerekiyor. USC öğretim vazifelisi Dr. Jason Buhle, menülerin bir çeşit ‘reklam biçimi’ olduğunu da vurguluyor.
İlk olarak menülerde Türk Lirası simgesi ya da “TL” ibarelerinin bulunmadığına denk gelmişsinizdir. Restoranlar bu taktikle aslında parayı değil müşterinin “açlığını” önceliyor.
Delish’e nazaran bir restoran, bir müşteriyi istediğinden daha fazla harcamaya teşvik ederse, müşteri çok yiyebilir ya da yiyecek yahut para israfı konusunda makus hissedebilir. Şayet gelen menüdeki fiyatlar, müşterinin beklediğinden yüksekse bir dahaki sefere restoran seçerken bu olumsuz izlenimi kesinlikle göz önünde bulunduracaktır.
Bu nedenle menülerde TL ibaresi göremeyebilirsiniz.
Restoranlar, en kıymetli yemekleri farklı bir yazı tipinde yazabilirler.
Ayrıca ‘öncelik etkisi’ sebebiyle bu eserleri menünün en üstüne yerleştirebilirler. Delish’e nazaran aç olan müşteriler, listenin yalnızca üstünü okuyacak, geri kalanına bakmayacak.
Şunu da söylemeden geçmeyelim: Değişik yemek isimlerine de dikkat edelim. Her ne kadar yüzümüzü güldürse de cüzdanımızı üzebilir.
Kedi batmaz, çükündür, analı kızlı üzere pek ‘sempatik’ yemek isimleri görsek de bu biçim yemekler ekseriyetle uzun müddettir satılmayan yemeklerin biraz daha süslenmiş hali olarak karşınıza çıkabilir.
