Taciz İfşaları Büyüyor: Kalben, Otobüste Yaşadığı Tacizi İlk Kez Anlattı!
Sanat ve medya dünyasında son günlerde art geriye gelen taciz ifşaları gündemi adeta sarstı. Bu defa dikkatleri üzerine çeken isim, kendine has usulü ve güçlü müzik kelamlarıyla tanınan Kalben oldu. Ünlü müzikçi, 19 yaşında bir otobüs seyahatinde yaşadığı tacizi birinci sefer anlattı. Yıllar boyunca içinden çıkamadığı bu travmanın hayatına nasıl yansıdığını samimi bir lisanla paylaştı. Açıklamalarıyla hem hayranlarını hem de meslektaşlarını duygulandıran Kalben, müzik sayesinde ayakta kaldığını söyledi.
Gelin o açıklamalarına birlikte bakalım.
Son günlerde toplumsal medyada adeta bir domino tesiriyle başlayan ifşa dalgası, sanat topluluğundan televizyon dünyasına kadar pek çok kişiyi kapsıyor.
Taciz ve istismar argümanları gündemde çalkalanırken, yeni bir itiraf da sevilen müzikçi Kalben’den geldi. Müzikleriyle ruhlara dokunan, özgün tutumuyla geniş bir hayran kitlesi kazanan Kalben, yıllardır içinden çıkamadığı bir olayı birinci kere yürekle lisana getirdi.
Kalben, toplumsal medya hesabında yaptığı uzun paylaşımda 19 yaşında yaşadığı bir tacizi anlattı. Annesinin hastalığının yüküyle boğuştuğu o devirde, otobüs seyahatinde uyurken bacaklarının ortasında bir el hissettiğini söyledi. O anı “hiç unutamadığını” lisana getiren müzikçi, yıllarca bu travmayı bastırmaya çalıştığını ancak tesirlerinin hayatının pek çok alanında devam ettiğini belirtti.
Ünlü sanatçı, bu tıp olayları anlattığında etrafından beklediği dayanağı göremediğini, hatta kimi vakit suçlayıcı reaksiyonlarla karşılaştığını tabir etti.
Kalben, yaşadığı travmanın onu yalnızlaştırdığını lakin müziğin ona yine güç verdiğini vurguladı:
’19 yaşındayım.Annemin ölmek üzere olduğunun haberini almışım.Otobüs.Mola olmuş.Uyuyorum.Haberin tartısı kabus üzere çökmüş.Arkadaşlarım molada inmişler.Bacaklarımın ortasında bir el ile uyandım.Arka çapraz koltuktan gelmiş erdemsiz.Ellerini hiç unutmuyorum.Kimseye diyemiyorum Seyahat bittikten sonra arkadaşlarıma ‘beni neden bıraktınız?’ diye kızarak anlatmaya çalışıyorum.Erkek olan olay ona olmuş üzere yükseliyor, adamı bulup dövmek istiyor. Bayan olan içine kapanıyor.Ben ise bu olayı senelerce anlamlandıramıyorum.Seneler içinde bunun üzere ve daha beteri olaylar birikiyor.Kimi vakit kabullenmem yıllarımı alıyor yeniden.Bazılarından bahsetmedim, kimilerini birine yardım ederim umuduyla üstü kapalı paylaştım. Bi’ Şeyler müziğini yazana kadar müzikte bile dışavurmamıştım tam manasıyla.
Bana isteğim olmayan şeyler yapan isimleri paylaştığım kelamım ona arkadaşlar ‘ama sen de oraya gitmişsin’, ‘davet etmişsin’ üzere laflar edince arkadaş sayım azaldı. ‘Bana bu türlü yaptı’ dediğim beşerler, yeniden faillerle arkadaşlık etmeye devam ettiler. Feminist telaffuzlarla süsledikleri sofralarını uzaktan izledim. Hiçbir vakit açıkça isim vermedim, bunu yapamadım. Bugün isimleri açıklayan, tecrübelerini paylaşan herkesi kutluyorum. Sessiz kalan ve başına gelenleri, ona yapılanları kendince işlemeye çalışanları da kutluyorum. Takviye alabilmenizi gönülden diliyorum. Ben takviye alarak hayatta kaldım. Kimi vakit birtakım şeyleri suistimal etmemin temelinde, suistimal edilmiş olmam yatıyordu. Kendime paha vermeyi ve yaşamaya bedel olduğumu derinden hissetmem çok uzun yıllar aldı. Dayanak almanın ne demek olduğunu bilmediğim, üstüne üstlük maddi gücümün de olmadığı uzun yıllar içinde klasik kadınlığın dışında hissettim. Benden bir bayan olarak beklenenleri sunamadığımı hissedip yalnızlaştım. Kendime bana makus davranacak, ruhsuz, saldırgan, toksik partnerler seçtim. Bana makus davrananlara uygun davranmaya devam ettim. Derin bir suçlulukla… Derin bir özdeğersizlikle… Hala en yakınlarım bile tanımadığım bir erkek, ardımda duvar varken üzerime süratle yürüdüğünde, veya bana arttan sarıldığında, veya müsaade vermediğim bir hareketle yakınlık kurmaya çalıştığında neden saniyesinde paniklediğimi, ya da bir anda öfkeyle kudurduğumu, tahminen apansız içime kapandığımı anlamıyorlar. Hala beni sahiden sevdiğini hissettiğim bir partnerim olmadı. Hala şuurlu, istekli fizikî yakınlık kurmak benim için şiddetli bir problem. Hala bu hususta bunları yazarken dişlerimi sıkıyorum. Müzik ve müzik yoluyla tanıdığım kalpler sayesinde hayata sarılma gücü buluyorum. Müzik, her şeyim. Müzik içinde bile inançsız hissettiren, mafya hareketler sergileyen, bir bayana nasıl davranacağını bilmediği için hanzolaşan tipler var. Korunmadığımızı, ardımızda kanunların olmadığını, korunaklı bir nizama sahip olmadığımızı bildikleri için.. Acı bir vakit bu lakin acımız ortak. Düşmanımız ortak. Yalnız değiliz. Geçmişte bilmeden size ziyan vermiş biriyle yan yana geldiysem, sizden bu karanlık içinde, ben özür dilerim. Sevgimle. Kalben’
