Gözaltındaki Gazeteci Timur Soykan ve Murat Ağırel Adli Kontrolle Serbest Bırakıldı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen bir soruşturma kapsamında, ‘tehdit’ ve ‘şantaj’ suçlamaları yöneltilen iki gazetecinin meskenlerinde arama yapıldı. Aramalar sırasında dijital ekipmanlara el konuldu. 

Kara para suçlamasıyla tutuklanan Flash TV’nin sahibi Erkan Kork, Timur Soykan  ve Murat Ağırel için Aralık 2024’te şikayetçi olduğu, Kork’un 7 Nisan’da ek bir tabir vermesinin akabinde gazeteciler hakkında gözaltı kararı verildiği ortaya çıktı.

Gazeteciler hakkında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü bir soruşturma kapsamında “tehdit” ve “şantaj” kabahatleriyle ilgili gözaltı kararı verildiği öğrenildi. Kararda, ‘yüklenen hatanın gerektirdiği ceza ölçüsüne nazaran şüphelilerin kaçma ve kanıtları yok etme, değiştirme, gizleme ihtimalinin bulunması, aleyhlerinde yeteri kadar kanıt ve emare bulunmasından ötürü gözaltına alınma önlemi mecburî görülmüştür’ denildi

BirGün’ün aktardığına nazaran, Erkan Kork’un savcılık sözündeki sözleri sorulan Soykan, ‘Bu beyanlar büsbütün palavradır. Kendisi yasadışı bahis ile suçlanarak yargılandığı ve sahibi olduğu payfix elektronik ödeme şirketinin yasadışı bahis paralarının transferinde kullanıldığına dair suçlandığını biliyorduk. Haberin konusu yasadışı bahisten yargılanan bir kişinin elektronik ödeme sistemi ve banka sahibi olmasıydı. Dünyanın her yerinde yasadışı bahis şüphelisi bir kişinin e-ödeme ve banka ve TV kanalı sahibi olması haber kıymeti taşır’ dedi.

‘Ben bu haberi katiyen destekledim’ diyen Soykan, şunları söyledi:

‘Murat Ağırel’in yazı dizi başaralı bir gazetecilik faaliyetidir. Erkan Kork’unun argüman ettiği üzere kendisini Flash Tv’yi satın almasıyla ilgili tehdit asla kelam konusu olmamıştır. Flash Tv’yi satın almasını engellemek üzere bir suçlama aslında kelam konusu olamaz, bildiğim kadarıyla o periyot Flash Tv’yi satın almıştı. Hatta görüşmede telefonunda bir ekran imgesi göstermişti. Bu imgede Flash Tv’nin haber bülteninden bir ekran yazısı vardı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın diplomasinin olmadığı tarafında bir yazıydı. ‘Kanalın sahibi benim, her cins yayın yapıyoruz’ formunda konuştu. Benim onun hakkında yaptığım haber ise BDDK Lider Yardımcısı Mustafa Aydın’ın düğününe katılmasıyla ilgiliydi, bu düğünde çektiğim görüntülerde Erkan Kork’un Mustafa Aydın’a takı taktığı anları buldum ve bunu haberleştirdim.

Bu mevzu ile ilgili bize telefonla arayan polisler bilgi vermiş ve bizi savcının söze çağırdığını söylemişti. Avukatlarımız savcıya gitmiş ve savcı tarafından bugün saat 13:00’da söze gelmemiz söylenmişti, ben sabah gidip söz vermek için bahtımı deneyecektim zira öğle Ankara’ya gitmeyi planlıyordum. Fakat söz vereceğimiz biline biline savcılığın talimatı ile evimden gözaltına alındım. Üstteki iftiraların yalnızca Erkan Kork ile hudutlu olmadığı, yargı içindeki bir çetenin biz gazetecileri susturmak ve korkutmak için bir atılım yaptığını düşünüyorum. Bu basın özgürlüğüne ve tabir özgürlüğüne büsbütün karşıt bir uygulamadır. İftirayı atanlardan da demokratik haklarımızı gasp edenlerde de şikayetçi olmayı düşünüyorum.’

Murat Ağırel ise tabirinde, ‘Ben Erkan Kork isimli şahsı görüşmelerden evvel tanımam. Erkan Kork ve bunun gibisi şahısları araştırma faaliyetlerim için değilse rastgele bir formda finansal ve yatırımsal kararları ile ilgilenmem. Hasebiyle Flash Tv’nin de alınması benim açımdan rastgele bir değer taşımamaktadır’ dedi.

‘Benim araştırdığım husus Payfix firması ve bunun yasadışı bahis ve yasadışı bahis finansman ayağıdır’ diyen Ağırel, şunları kaydetti:

‘Bunun haricinde Flash Tv’nin alınması ve bilhassa Erkan Kork tarafından alınmasının benim için haber kıymeti yoktur. Bu hususla alakalı olarak karalama argümanı olan haber yapmadım. Haberlerim, yazılarım ve kitaplarım açıktır. Bununla alakalı olarak araştırmakta olduğum husus ve bu hususa dair yapılan ve ses kaydı, alınan görüşmeler içeriği dışında hiçbir karalama olarak nitelendirilecek öğe yoktur. Kendisini  baskı altına almaya çalışmadım. Keza baskı altına almaya çalışsam kamuya açık bir alanda görüşme talep edip, ses kaydı almasına müsaade vermez tersine kendi belirlediğim ve  benim denetimimde olan bir alanda görüşme yapmaya diretirdim. Timur Soykan’ın husus ile alakası yoktur. Kendisi bağımsız bir gazetecidir. Ne yapıp ne yapmayacağını kimseden talimat almaz. Erkan Kork’a rastgele bir isnatta bulunucu hareketim yoktur.  Sadece gazetecilik yaptım.’

Gazeteci Timur Soykan ve Murat Ağırel, tutuklama talebiyle çıkarıldıkları mahkemece haftada üç gün imza ve yurt dışı çıkış yasağı isimli denetimle hür bırakıldı.